Translate

12 Mayıs 2008 Pazartesi

İnebolu (11)

İnebolu Yazılarım (11)
2007
Aydın Tiryaki


Öğrencisiz bir okul: Karadeniz İlkokulu
13.01.2007

Hergün balkondan yükseklere doğru baktığımda pembe boyalı duvarlarını görürüm. O kadar uzaktan ne camların hepsinin kırık olduğu ne de duvara asılmış “Dikkat. Binanın çevresinde oturmak ve dolaşmak tehlikelidir” yazısı okunur.


Balkondan gördüklerim
14.01.2007


Evin balkonu beş yol ağzı bir meydana bakar. İnebolu’nun merkezinden gelen iki yol, üç yol olarak devam eder. Teras katın balkonundan yıllardır fotoğraflar çekerim: İnebolu’nun tepelerinin, eskimiş evlerinin, eskimemiş evlerinin, yıkılmaya yüz tutan bacalarının, havada uçan kuşlarının, çatılardaki güvercinlerinin fotoğraflarını... Bazen meydandakilerin fotoğraflarını çekerim.

Doğanyurt’a denizden gitmiştik karayolu yokken
14.01.2007

Oraya gitmek için denizyolu tek seçenekti. İki deniz motoru çalışırdı, adları Karatüfek ve Lester’di. Birinin adı sahibinden diğeri de motorun markasından geliyordu. İnebolu’da Doğanyurtlu komşularımız vardı, bizim yaşlarındaki çocukları o iki motor hakkında teknik bilgiler verirlerdi. Birinin güçlü motoru olduğu için daha çabuk vardığını, daha az sallandığını söylerlerdi.

Papatyalar ve deniz
14.01.2007

Temmuz ayındaydı ama kapalı bir gündü. Karadeniz’in yaz aylarında ne yapacağı belli olmaz. Denize gitmek için yola çıktığımızda nasıl olsa yağacak diye düşünerek Boyranaltı’nın en sonunda sahilde yağmuru beklemeyi tercih etmiştik. Denize giremeyince yamaçtaki papatyalarla ilgilenmeye başladım. Papatyaların fotoğraflarını çektikten sonra denizle birlikte ne güzel görüneceklerini düşünüp değişik açılar aradım, bulamadım. Ve şeytana uydum, papatyaların en güzellerini kopardım, bir demet yaptım.

Yaprakların ışıkla son dansı
14.01.2007

Ekim sonuydu, yazın yemyeşil olan yaprakları rengarenk olmuştu ve hala duran yeşil yapraklar arasındalardı. O günlerde yaprakların ışıkla dansını yazmıştım. İki ay sonra, yeni yılın ilk günü aynı yerde ve güneşli bir günde dansın geri kalanını izledim. Güneş ışıklarını gönderse de dansedecek yapraklar çok azaldığı için bir kenarda sıralarını bekliyorlardı.

Dalgaların yıktığı çit
15.01.2007


Karadeniz hırçındır, her kış sahildeki çay bahçelerine, turizm tesislerine az veya çok zarar verir. Bu zararı azaltmak için çeşitli önlemler alınır. Taşlar yığılır, beton duvarlar yapılır, sahile kazıklar çakılır. Kış boyunca dalgalar bu engelleri döver durur.

Küre ikiçayında zincir taktık
19.01.2007

18 Aralık 2001 günü İnebolu’dan yola çıktım. Kastamonu’ya kadar minibüsle, oradan Ankara’ya otobüsle geldim. İnebolu’dan çıktıktan hemen sonra yoğun kar yağışı başladı. Küre ikiçayında köprüyü geçtikten sonraki hafif yokuşu minibüs çıkamadı. Birkaç kez denedi, araba kaymaya başladı. Karda lastiklerine zincir takmayı gururuna yediremediği için zincirsiz son şansını da denedi. Sonunda çaresiz zincir takmaya karar verdi. Hep beraber indik ve yardım edecek kişi sayısı gereğinden fazla olunca ben de fotoğraf çektim. İyi ki de çekmişim, o günden bir anı oldu. Günün tarihini de fotoğraflardan buldum.

Bileme taşı
20.01.2007

Bıçaklar körleştiğinde yan taraftaki demirle yuvarlak taşı çevirerek bilerdik. Büyüklü küçüklü bileme taşları her evin duvarına dayalı dururdu. Çocukken elime bilenecek bıçakları vermezlerdi, bana düşen o taşı çevirme görevi olurdu. Büyüklerimiz bıçağı uygun şekilde taşın üzerine tutarken ben de yandaki kolundan uygun bir hızla taşı çevirirdim. Kimi zaman taşın üzerine su dökülürdü, ama ben su dökülmediğinde taştan çıkan küçük kıvılcımları daha çok severdim.

O sandalı maviye boyamışlar
21.01.2007


Bir zamanlar, henüz küreklerin takılacağı yerler kırılmadan, tahtaları çürüyüp kırılmadan önce maviye boyamışlar. Deniz renginde olmasını istemişler. O da denizden hiç kopamamış, denize bir adım uzaklıkta ölümü bekliyor.

Sabahın altısında güveç yenir mi?
21.01.2007


Birkaç kez benim de sabah güveç yemeye gitmişliğim vardır. En son bu yaz bir sabah yedi sıralarında gittik. Daha açılmamış uykumun da etkisiyle nasıl yenir bu saatte diye düşünerek başladım, bittikten sonra utanmasam ve korkmasam ikincisini de isterdim.


01 (2006): http://aydintiryaki.blogspot.com/2008/02/inebolu-1.html
02 (2006):
http://aydintiryaki.blogspot.com/2008/02/inebolu-2.html
03 (2006):
http://aydintiryaki.blogspot.com/2008/02/inebolu-3.html
04 (2006):
http://aydintiryaki.blogspot.com/2008/02/inebolu-4.html
05 (2006): http://aydintiryaki.blogspot.com/2008/03/inebolu-5.html
06 (2006):
http://aydintiryaki.blogspot.com/2008/03/inebolu-6.html
07 (2006): http://aydintiryaki.blogspot.com/2008/04/inebolu-7.html
08 (2006): http://aydintiryaki.blogspot.com/2008/04/inebolu-8.html
09 (2007): http://aydintiryaki.blogspot.com/2008/04/inebolu-9.html

10 (2007): http://aydintiryaki.blogspot.com/2008/05/inebolu-10.html
11 (2007): http://aydintiryaki.blogspot.com/2008/05/inebolu-11.html

Arama

İzleyiciler